Giresun Yaylaları Bisiklet Turu

Giresun Bisiklet Turu

Kulakkaya Yaylası'nda Ekolojik Turizm ve Bisiklet Tutkusu

İnsanların fiziksel olarak aktif olduğu, çevreye duyarlı ve yaşanabilir yerlere inandığımız için bisiklet kullanımını artırmak için çalışıyoruz. Bisiklet; sağlıklı, sosyal, çevreci, ekonomik, eğlenceli ve basit bir ulaşım aracıdır. Bu programda Giresun'un Kulakkaya Yaylası'nı bisikletle geziyor ve bölgenin turizm açısından önemini değerlendiriyoruz.

Doğanın İçinde Turizm ve Sürdürülebilirlik

30 yıla yakın turizm sektöründe farklı alanlarda çalışan bir isim, 2008-2009 yılları civarında annesinin memleketi olan Giresun'un Kulakkaya Yaylası Süllü Köyü'ne yerleşerek burada turizm faaliyetlerine başlamış. İlk olarak mevcut betonarme binayı pansiyon olarak işletmeye başlamış, daha sonra bungalov tarzı evler yaparak konaklama kapasitesini artırmış. Aynı zamanda fotoğraf turizmi ile ilgili çalışmalar da yapmış ve lüks otellerden çok doğayla iç içe yaşamayı seven misafirleri ağırlamaya başlamış.

Bölgenin Turizm Potansiyeli ve Ekolojik Turizm

Bölgedeki turizm potansiyelinin yüksek olduğunu, özellikle yaylaların bakir olduğunu ve ekolojik turizmin asıl hedefleri olduğunu belirtiyor. Kitle turizminden çok, bölgeyi kalkındıracak, bölge halkının ufkunu açacak ve onların büyük şehirlere göçünü önleyecek en önemli unsurun ekolojik turizme verilecek önem olduğunu vurguluyor. Geçmişte Giresun Valiliği'nin bu konuda birtakım çalışmaları olmuş ancak uygulamaya geçmemiş.

Alternatif Turizm Etkinlikleri

Bölgedeki turizm potansiyelinin oldukça geniş bir yelpazeye sahip olduğunu, önemli olanın bunları planlayıp programlayıp uygulamaya geçirmek olduğunu ifade ediyor. Aynı iklime sahip İsviçre, Avusturya ve Fransa Alpleri'nde çok yönlü aktiviteler olduğunu, 2-3 günlüğüne hatta bir haftalığına gelen misafirlerin alternatif turizm etkinlikleri aradığını belirtiyor. Bu etkinlikler arasında bisiklet turizmi, trekking, foto safari ve kayak turizmi gibi seçenekler bulunuyor. Bölgede Türkiye'nin en önemli dağları olmasına rağmen hiçbir kayak tesisi ve teleferik bulunmadığını, teleferik projesiyle buraların şehirdeki insanlar için kolayca ulaşılabilir hale getirilebileceğini söylüyor. Karayolundan çok teleferiğe ihtiyaçları olduğunu vurguluyor.

Gastronomi ve Fotoğraf Turizmi

Gastronomi ile ilgili turizm etkinliklerinin de düzenlenebileceğini, foto maratonlar organize edilebileceğini belirtiyor. Kendi bünyelerinde de bu konuda çalışmalar yaptıklarını, sürü evi ve Sülü Dağı evi gibi yerleri tanıttıklarını ifade ediyor. Fotoğrafçı olması ve bölgeyi fotoğraflarla tanıtması, bölgenin önemli bir ambiyansa sahip olmasını sağlamış. İtalya'nın Toskana bölgesi gibi, bu bölge de fotoğrafik anlamda çok güzel manzaralara sahip. Mavi Göl, Kuzalan Şelalesi ve Kuzalan Milli Parkı gibi önemli destinasyonların tanıtımının Avrupa'ya ve Amerika'ya kadar yapılabileceğini söylüyor.

Gıda Üretimi ve Hayvancılık

Son zamanlarda tüm dünyada yaşanan gıda kıtlığı ve iklim değişikliği ile birlikte üretim seviyelerinin düştüğünü, ancak Karadeniz Bölgesi'nin sebze ve gıda üretimi için sonsuz olanaklara sahip olduğunu belirtiyor. Süt ürünleri ve hayvancılık konusunda da büyük imkanlara sahip olduklarını ancak son dönemlerde hayvancılıkta ve tarımda bir azalma görüldüğünü ifade ediyor. İnsanların şehirlere göç ettiğini, yemyeşil alanların aslında binlerce hayvanın yaylım alanı olması gerekirken bu sayının oldukça azaldığını ve günden güne de azaldığını söylüyor. Bu konuda önemli teşvikler verilmesi, insanların şehirlere göçünün önlenmesi gerektiğini vurguluyor. Yapılacak tarımın da doğaya uygun, doğal şartlarda ve çok fazla gübre kullanmadan yapılması gerektiğini belirtiyor.

Turizm Altyapısı ve Elektrik Sorunu

Turizm altyapısının henüz hazır olmaması nedeniyle zaman zaman sıkıntılar çektiklerini, özellikle elektrik sorunu yaşadıklarını ifade ediyor. 40-50 yıl önce yapılan elektrik altyapısıyla hizmet verdiklerini, bölgede 3-5 tane HES olmasına rağmen elektrik sıkıntısı çektiklerini söylüyor. Yeterli altyapı olanağı olmadığı için bu konuda birtakım çalışmalar yapıldığını ancak henüz sonuç alınamadığını, birçok makinalarının arızalandığını ve bu konunun çok sıcak bir konu olduğunu, yetkililerin yardımını talep ettiklerini belirtiyor.

Turizmin Faydaları ve Hayata Bakış Açısı

Turizm amacıyla gelen misafirlerin birkaç günlüğüne de olsa doğayla bütünleşip bu vesileyle buralarda zaman geçirerek kendi hayatlarına daha bir anlam kazandırabileceklerini, zaman içinde hayata bakış açılarının değişeceğini söylüyor. Şehirlerin karmaşık yapılarından kendilerini soyutlayıp doğaya ve kırsala daha fazla zaman ayıracaklarını, hatta gelecekle ilgili projeler yapıp oralara yerleşmeye başlayacaklarını ifade ediyor. Önemli olanın buna karar vermek olduğunu, kendisinden örnek vererek uzun süre kırsalda duramayacak biriyken buralara alıştığını ve mutlu olmaya başladığını belirtiyor.

Alternatif Turizm ve Yoga

Alternatif turizm olgusunun çok geniş bir anlamda yeni yeni şeylere açık olduğunu, yoga eğitiminin de denendiğini ve çok başarılı olduğunu, gelen misafirlerin oldukça memnun kaldıklarını ve deşarj olduklarını söylüyor. Tabii ki her şeyin zorluğu olduğu gibi burada yaşamanın da mutlaka zorlukları olduğunu, hatta yılın 12 ayında kışın burada yaşamanın daha da zor olduğunu ancak zoru seven insanların çok daha başarılı ve hayatta mutlu olduğunu, bunu kendisinde bizzat yaşadığını, zoru başardıktan sonra insanın kendini çok daha iyi hissettiğini, çok daha doğaya ait hissettiğini ve zorluklarla mücadele etmenin insanı çok daha güçlü kıldığını ifade ediyor.

Giresun’un Yemyeşil Yaylalarında Bisikletle Gezmenin Keyfi

Karadeniz’in doğal güzellikleriyle ünlü Giresun ilinde, bisikletle gezmenin tadını çıkarabileceğiniz birçok yayla bulunuyor. İşte Giresun yaylalarında bisikletle gezmenin güzel yanları:

Kümbet Yaylası: Giresun’un 52 km güneyinde Dereli İlçe sınırlarında yer alıyor. Eşsiz manzaralar eşliğinde ulaşabileceğiniz bu yayla, kamp ve piknik için ideal. El dokuması kolan ve örme sepet gibi yöresel ürünleri de burada bulabilirsiniz.

Bektaş Yaylası: Giresun merkeze 60 km uzaklıkta olan Bektaş Yaylası, doğa yürüyüşü sevenler için uygun parkurlara sahip. Buz gibi suyu ve oksijen deposu havasıyla huzur dolu bir deneyim sunuyor. Yaylada konaklamak için iki yıldızlı bir otel bulunuyor ve kuzu eti yemeden ayrılmamanız gereken restoranlar da mevcut.

Sis Dağı Yaylası: Giresun Görele ilçesine 40 kilometre mesafede bulunan Sis Dağı Yaylası, geniş bir alanı kaplayan bir yayla. Kışın karlar altında, yazın ise muhteşem doğal güzellikleriyle büyülüyor. Her yıl Temmuz ayının 3. Cumartesi günü “Sis Dağı Yaylası Şenlikleri” düzenleniyor.

Kulakkaya Yaylası: Giresun’un en eski yaylalarından biri olan Kulakkaya Yaylası, yaklaşık 1500 rakımlı ve doğal güzelliklerle dolu. Orman güllerine ve vargit çiçeklerine ev sahipliği yapıyor. Yol üzerinde görülmeye değer noktalar da bulunuyor.

Bu yaylalar, bisikletle gezerken doğanın tadını çıkarmanızı sağlayacak. Yemyeşil doğası, serin havası ve huzur veren sessizliğiyle Giresun yaylaları, unutulmaz anılar biriktirmenize olanak tanır.